Bu Blogda Ara

23 Şubat 2022

Andrei Tarkovsky - Nostalghia


Yönetmen: Andrei Tarkovsky

Yazar: Tonino Guerra, Andrei Tarkovsky
Tür: Romantik/Dram
Yapım: 1983
Oyuncular: Oleg Yankovsky, Erland Josephson, Domiziana Giordano, Patrizia Terreno , Laura De Marchi , Delia Boccardo , Milena Vukotic , Raffaele Di Mario , Rate Furlan , Livio Galassi
Görüntü yönetmeni: Giuseppe Lanci



Bu, hasta edecek kadar güzel görüntüleri görmekten yoruldum. Ben kendim için başka hiçbir şey istemiyorum. Bu kadar yeter.



- Sizce, neden en çok dua edenler, hep kadınlar.?
- Bana mı soruyorsunuz bunu.?
- Burada birçok kadın görüyorsunuz.
- Ben sadece hademeyim.
- Ama kadınların erkeklerden, neden daha dindar olduklarını merak ediyor olmalısınız.
- Bilmeniz gerekir.
- Kadın olduğum için mi.? Hayır, ben bu şeyleri hiç anlamam.
- Ben basit bir adamım. Ama bana göre, bir kadının çocukları olmalı ve onları yetiştirmelidir. Sabırla ve fedakârlıkla.
- Kadının bütün anlamı bu mu.?
- Bilmiyorum.
- Teşekkür ederim.




- Ne okuyorsun.?
- Arseni Tarkovsky'nin şiirleri.
- Rusça mı.?
- Hayır, tercüme. Oldukça da iyi.
- At gitsin.
- Neden.? Tercüman oldukça iyi bir şair.
- Şiir tercüme edilemez. Bütün sanat gibi.
- Şiirin tercüme edilemeyeceğinde haklı olabilirsin. Ama müzik.?
- 🎶
- Bu ne.?
- Oryantal müzik.
- Peki nasıl bileceğiz.? Tolstoy'u, Pushkin'i.. ve böylece Rusya'yı anlayabileceğiz.
- Hiçbiriniz Rusya'yı anlamıyor.
- Sen de İtalya'yı o zaman.. Eğer Dante, Petrarch ve Machiavelli yardı etmezse.
- Biz zavallılar için imkânsız.
- Birbirimizi nasıl tanıyacağız.?
- Sınırları feshederek.
- Hangilerini.?
- Ülkeler arası.


- Milan'daki evi ateşe veren hizmetçiyi biliyor musun.? - Hangi evi.? - Çalıştığı evi. Güneydeki evini ve ailesini o kadar özlemiş ki, geri dönmesini engelleyen şeyi yakıp kül etmiş. Neden müzisyeniniz, Sosnovsky köle olacağını bile bile Rusya'ya geri döndü.? Neden bana sır vermiyorsun.? - Bunu oku, anlayacaksın. - Ne.? A, Bologna Konservatuarı'nın mektubu. Evet, Sosnovsky Rusya'ya döndüğünde başarılı mıydı.? Mutlu muydu.? - İçmeye başladı ve sonra.. -İntihar mı etti.? -Kesinlikle.




- Çılgınlık nedir.?
Onları anlamayı reddediyoruz. Onlar yalnız. Ama gerçeğe, kesinlikle daha yakınlar.




- Bir damla, bir damla daha, büyük bir damla yapar. İki tane değil.




- Sen bir ödleksin.! Komplekslerle dolusun.! Özgür değilsin.!
Hepiniz özgürlük istiyorsunuz ama elde edince onunla ne yapacağınızı bilmiyorsunuz.! Ya da, onun ne olduğunu.!


- Büyük aşkları bilirsin, öpüşmek yok. Hiçbir şey yok. Çok saf.! Bu yüzden büyük. Duygular.. Dile getirilmeyen duygular unutulmazdır.
*
Bir hikâye: Bir adam balçık havuzuna batan bir başka adamı kurtarır.
Bu arada kendi hayatını tehlikeye atar. Şimdi ikisi de havuzun kenarında uzanmaktadırlar; nefes nefese, tükenmiş.
Kurtarılan adam der ki: Ahmak, bunu neden yaptın.! Ben orada yaşıyorum.



İçimde hangi adam konuşuyor.?
Hem aklımda, hem de bedenimde, aynı anda. Ayrılamam. Bu yüzden tek kişi olamıyorum. Kendimi aynı anda sayısız şey olarak hissedebiliyorum. Fazla büyük usta kalmadı. Zamanımızın gerçek kötülüğü budur. Kalbin yolları gölgelerle kaplanmış. Yararsız görünen seslere kulak vermeliyiz.! Okul duvarları, asfalt ve refah reklamlarının, uzun kanalizasyon boruları ile dolu beyinlere, böceklerin vızıltıları girmeli. Her birimizin gözlerini ve kulaklarını büyük bir rüyanın başlangıcı olan şeylerle doldurmalıyız. Birisi, piramitleri yapacağımızı haykırmalı. Yapmamızın bir önemi yok.! O isteği beslemeliyiz ve ruhun köşelerini esnetmeliyiz, sınırsız bir çarşaf gibi..
Dünyanın ilerlemesini istiyorsanız, el ele vermeliyiz. Sözüm ona sağlıklıları, sözüm ona hastalarla karıştırmalıyız.
Siz, sağlıklı olanlar.! Sağlığınız ne anlama gelir.? İnsanoğlunun bütün gözleri, içine daldığımız çukura bakıyor. Özgürlük faydasızdır.! Eğer gözlerimizin içine bakmaya, yemeye, içmeye ve bizimle yatmaya cesaretiniz yoksa. Dünyayı yıkıntının eşiğine getirenler, sözüm ona sağlıklı olanlardır.!
İnsanoğlu dinle.! Senin içinde su, ateş ve sonra kül.. Ve külün içindeki kemikler.. Kemikler ve küller..

Gerçekliğin içinde veya hayalimde değilken, ben neredeyim.?
İşte yeni anlaşmam: Geceleri güneşli olmalı ve Ağustos da karlı.
Büyük şeyler sona erer, küçük şeyler baki kalır.
Toplum böylesine parçalanmaktansa, yeniden bir araya gelmeli.
Sadece doğaya bak ve hayatın ne kadar basit olduğunu göreceksin.
Bir zamanlar olduğumuz yere dönmeliyiz.
Yanlış tarafa döndüğün noktaya.! Hayatın ana temellerine geri dönmeliyiz. Suları kirletmeden.!
Deli bir adam size, kendinizden utanmanızı söylüyorsa, ne biçim bir dünyadır burası.!
Şimdi müzik.!


Anne, Anne.!
Başının etrafında dolaşan ve sen güldükçe berraklaşan; o hafif şey, havaymış.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bizim Krino - Our Krino / Belgesel

  Anthony Kafato (Oğlu): * Bize öğrettiği üç önemli değer vardı. Bunlar: dürüstlük, saygı ve çalışmak.. Eğer bu üç şeyi yaparsak, kendimizle...